23 Nisan: Bir Gülüşle Başlayan Gelecek

Abone Ol

Dünyanın en temiz sabahı, bir çocuğun kahkahasıyla başlar. Işıltılar saçar baktığın her yer.

Bugün o sabahlardan biri. Takvimler 23 Nisan’ı gösterdiğinde, sadece bir tarih gelmez akla; bir duruş, bir umut, bir söz gelir.
Ve bu söz, yıllardır aynı kalpte yankılanır: “Gelecek, çocukların ellerindedir.”

Her yıl baharın ortasında açan bu bayram çiçeği, geçmişin direnişini ve geleceğin hayalini bir araya getirir.
1920’nin yorgun ama inanç dolu Anadolu’sunda, bir millet kendi kaderine sahip çıkarken, geleceğini de elleriyle inşa etti.
Ve en kıymetli emaneti çocuklara sundu.

Mustafa Kemal Atatürk, bu günü çocuklara armağan ederken sadece bir bayram vermedi onlara. Bir sorumluluk, bir sesleniş bıraktı ardında:
“Küçük hanımlar, küçük beyler;
Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir bahtının aydınlığısınız.
Memleketi asıl ışığa boğacak sizsiniz.
Kendinizin ne kadar önemli, kıymetli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız...”
***
Bugün sadece bizim değil, tüm dünya çocuklarının bayramı.
Ama bazı çocuklar…
Ne yazık ki hala oyun oynamayı değil, hayatta kalmayı öğreniyorlar
Savaşın ortasında, yıkılmış şehirlerin sokaklarında bir oyuncak yerine kardeşinin elini tutuyor.
Korkuyla uyanıyor gecelere.
Pencereden değil, gökyüzünden gelen sesi ayırt etmeye çalışıyor: kuş mu, uçak mı?

Bugün, o çocukları da unutmadığımız bir gün olmalı.
Çünkü 23 Nisan; sadece kutlanan bir bayram değil, yaşatılması gereken bir insanlık değeridir.
Barış içinde oynayan her çocuk, bir savaşın durduğu yerde yeniden umut olabilir.
Bir çocuğun gülüşü, bir ülkenin geleceğidir. Bu gülüş; sadece güvenli sınıflarda, parlak defterlerde değil, dünyanın her yerindeki çocuk yüreğinde yaşamalı.
23 Nisan, işte tam da bu yüzden evrenseldir.

Bugün, bir çocuğun elini tutan herkes;
Bir geleceğe dokunur.
Bir milleti, bir dünyayı, bir yarını omuzlar.
***
Bayramlar hatırlamak için değil, yeniden söz vermek içindir.
23 Nisan, hepimize verilen en kıymetli emanettir: çocuklara güvenmek, onları yüceltmek, seslerini duymak zorundayız.
Bu yüzden bugün sadece kutlamıyoruz. Söz veriyoruz. Geleceği daha adil, daha özgür, daha umut dolu kılmak için;
Gerçekleri görmeyi, duymayı ve anlamayı öğreniyoruz.
Her 23 Nisan’da biraz daha büyüyelim birlikte.
Ama asla, çocuk ruhumuzu yitirmeden…
Bayramın armağan edildiği her çocuk için,
Ve her çocuğun barış içinde büyüdüğü bir dünya için:
O tüm çocukların yarın bizim çocuğumuzun arkadaşı, eşi, yoldaşı, sırdaşı olabileceğini bilerek, ayırmadan hepsini kucaklayarak yürekten ve inanarak diyoruz ki;
Kutlu olsun 23 Nisan.