Son zamanlarda siyasetin atmosferi gittikçe ısınmaya başlarken, İzmit Belediye Meclisi’nde yaşanan bir olay adeta gelecek seçimlerin habercisi niteliğindeydi.
CHP'li meclis üyeleri, geçtiğimiz günlerde İzmit Belediye Meclis Toplantısında yaptıkları konuşmalarla dikkat çekti.
Ancak asıl gündem yaratacak çıkış, AK Parti Grup Başkanvekili Aykut Bozkurt’tan geldi.
Bozkurt, CHP'li meclis üyeleri Mehmet Ümit Küçükkaya ve Mehmet Nazım Gençtürk için kullandığı "Burası Parlamento değil, İzmit Meclisi. İki kardeşime de milletvekilliği yakışır" ifadeleriyle, yerel siyasette bir anda odak noktası haline geldi.
Bu sözler, Bozkurt’un CHP'li meclis üyelerine olan övgüsünü ortaya koyarken, aynı zamanda her iki ismin de siyaset sahnesinde daha büyük roller üstlenebileceğinin sinyallerini verdi.
Elbette Bozkurt’un bu çıkışı, hem siyasetteki esprili yönüne hem de CHP’nin önümüzdeki dönemde karşılaşabileceği zorluklara işaret etti.
Nitekim İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet de bu duruma kayıtsız kalmadı ve Bozkurt’a cevaben "Artık CHP düşünsün" diyerek karşılık verdi.
Bu söylem, CHP için şimdiden aday belirleme sürecinin başlaması gerektiğini düşündürüyor. Meclis üyelerinin parlamento düzeyinde siyaset yapma potansiyelinin vurgulanması, gelecek seçimlerde bu iki ismin CHP tarafından milletvekili adayı gösterilme ihtimalini akıllara getiriyor.
Aykut Bozkurt’un, CHP’li isimlere yaptığı bu "milletvekili yakıştırması", aslında siyasetin yerelden genele nasıl hızla şekillenebileceğini gözler önüne seriyor.
Bu tür çıkışlar, siyasi partilerin iç dinamiklerinde önemli değişiklikler yaratabilir. Özellikle yerel siyasetçilerin ulusal düzeyde aday gösterilmesi, parti tabanında büyük bir heyecan yaratır.
Aykut Bozkurt’un CHP'li meclis üyelerine dair sözleri, CHP içinde yeni bir değerlendirme sürecine yol açabilir ve belki de adaylık sürecinde bu isimlerin öne çıkmasını sağlayabilir.
Başkan Hürriyet’in "Artık CHP düşünsün" diyerek verdiği karşılık ise bu değerlendirme sürecinin başlayacağına işaret eder nitelikte.
Siyaset dünyasında böylesi söylemler, bir yandan partiler arasında karşılıklı bir espri olarak görülse de diğer yandan stratejik bir derinliğe de sahiptir.
Aykut Bozkurt’un sözleri sadece anlık bir mizah değil, aynı zamanda CHP’nin gelecekte nasıl bir strateji izlemesi gerektiğine dair önemli bir mesaj içeriyor olabilir.
Bu noktada CHP’nin önünde iki seçenek var:
Bozkurt’un yaptığı bu "yakıştırma"yı ciddiye alıp bu iki ismi milletvekili adaylığı için düşünmek ya da mevcut kadro ile devam ederek bu söylemi bir espri olarak kabul etmek.
Ancak hangi senaryo gerçekleşirse gerçekleşsin, bu tür siyasi tartışmalar ve atışmalar, kamuoyunun ilgisini çekmeye devam edecek.
Özellikle de yerel meclis üyelerinin ulusal düzeyde siyaset yapmaya aday gösterilmesi durumunda, İzmit siyasetinde önemli değişiklikler olabilir.
Sonuç olarak, Bozkurt’un sözleri hem yerel hem de ulusal siyaset açısından bir ipucu taşıyor.
Belki de CHP’nin iki milletvekili adayı şimdiden belli olmuştur bile.
Ancak bu sözlerin sadece bir övgü mü yoksa gerçekten CHP'nin adaylık sürecinde bir referans mı olacağını önümüzdeki günler gösterecek.
Siyasette hiçbir şeyin tesadüf olmadığı bir kez daha gözler önüne seriliyor.
Sağlıklı ve huzurlu günler dileği ile…