Yaşamımda ve meslek hayatımda adaletli olmak üzerine bir gayret içerisindeyim.
Yaşam uzun bir serüven.
Hatalar, yanılgılar bizler için.
Çünkü hayatımızda doğruların keşfi; hatalarla tanışmaktan, onlara bulaşmaktan, bazen onların altında ezilmekten geçer.
Gazeteciliğe başladığımdan bu yana iktidara muhalif bir çizgide oldum.
Bunu, diğer siyasi yapılara sırtını dayayarak yapmadım.
Kendi değer yargılarımı inşa ettim.
Bu yargılar çoğu kez farklı yapılarla ortak müştereklerde buluştu.
İktidara muhalifliğim muhalefet yandaşlığına çıkmadı.
Saydıklarımla bağlantılı olarak kimsenin “Bizim çocuğu” olmadım.
Bunun için de özel bir çaba içerisindeyim.
***
İktidara yüklendiğim kadar muhalefete de yüklendim.
Mesela CHP’yi çok eleştirdim, yine eleştireceğim.
Ancak bugün CHP’lilerden özür dilemem gereken meseleler var.
İlki, CHP’yi diğer sistem partileriyle terazinin aynı tarafına koymamdı.
Sol sosyalist partilerin yeri bende ayrı.
CHP’yi hala sol bir parti olarak görmüyorum.
Ancak CHP’yi MHP ve AK Parti gibi İYİ Parti gibi yapılarla aynı yere koydum uzun süre.
Yazılarımda ve sohbetlerimde yaptığım “Sistem partisi CHP” vurgusu nedeniyle CHP’lilerden özür dilerim.
Artık böyle düşünmüyorum.
CHP, sistem partileriyle benzer çizgileri olan ancak onlardan çokça ayrılan özellikleri de içinde barındıran bir yapıya evriliyor.
İlerleyen dönemde sistem partileriyle benzeşmesi çoğalırsa yine acımasız eleştirilerde bulunurum.
***
Kocaeli özeline gelirsek;
CHP’li İzmit Belediyesine de ağır eleştirilerde bulundum.
Fatma Kaplan Hürriyet’i çok eleştirdim.
Eleştirilerimi de vicdan terazisinde tartarak yaptım.
Bunu yaparken kişisel ikbalim hiç umurumda olmadı.
Burası dost meclisi ve beni tanıyanlar bilir ki; inanmadığımı ne söylerim ne de yazarım.
Geçtiğimiz 5 yılda İzmit’e öyle büyük büyük şeyler kazandırmadıklarını düşünüyorum.
Ancak önümüzdeki 5 yıldan bugün çok umutlandım.
Bugün Fatma Kaplan Hürriyet ve yeni meclis üyeleri beni kent adına çok umutlandırdı.
İlk meclis toplantısında öyle önemli kararlar aldılar ve bunu öyle kendinden emin yaptılar ki uzun süredir ilk kez CHP’li İzmit Belediyesine sempatim arttı.
Bunu söylemekten de gocunacak, çekinecek değilim.
***
AKP iktidarının yeşertip büyüttüğü TÜGVA, bilindiği gibi AKP’nin sosyolojik, psikolojik mühendislik kurumu.
Bu kuruma ülke genelinde olduğu gibi ilimizde de sınırsız kaynaklar verildi.
İzmitlilerin ekmeğinden artırılıp yapılan Tepecik’teki öğrenci yurdu yine AKP döneminde 25 yıllığına TÜGVA’ya verilmişti.
Her şeyini İzmit Belediyesinin yaptığı yurt AKP’nin operasyon kurumu TÜGVA’ya bağışlandı.
Bununla birlikte yine İzmit’te adı hiç hoş meselelerle anılmayan Ensar Vakfı’na Nebi Güdük Kültür Merkezi tahsis edildi.
Bu tahsisler hukuka aykırı işlerdi.
Yasanın etrafından dolaşıp bu yapılara İzmit’in öz kaynakları arpalık olarak devredildi.
Geçtiğimiz dönem Hürriyet, buraları geri almak istedi.
Ancak meclis kararıyla verilen yerler yine meclis kararıyla alınmalıydı.
Ama çoğunluk AKP’deydi. 5 yıl daha bu yerler bu kurumlarda kaldı.
***
Bugün İzmit Belediye Meclisi’nin yeni dönemdeki ilk toplantısı yapıldı.
Sandalye çoğunluğu CHP’de olan meclisin ilk toplantısında TÜGVA ve Ensar Vakfı ile yapılan protokollerin iptali gündeme alındı.
AKP’liler buna elbette yine karşı çıktı.
Bu sefer çoğunluk CHP’deydi.
Meclis CHP’li üyelerin oy çokluğuyla protokollerin iptali için karar aldı.
İzmitlinin sermayesi İzmitliye geri teslim edildi.
Vakıflara cemaatlere ve diğer "Ne idiği belirsiz" belirsiz yapılara bir duruş sergilendi.
İlk toplantıda İzmitlinin hakkını İzmitliye vermek için kalkan tüm ellere teşekkür ediyorum.
Adaletin tesisi için atılan bu adımı yürekten kutluyorum.
Fatma Kaplan Hürriyet’e ayrıca teşekkür ediyorum.
Eleştiriye yatkınız, teşekküre cimriyiz.
Bunları aşmamız gerektiğine inanıyorum.
İzmit için umudumun arttığını tekraren belirtiyorum.
Herkese esenlikler diliyorum…
GÜNE BİR AFORİZMA
Bilirken susmak, bilmezken söylemek kadar kötüdür. Platon