Ekonomik sayısal veriler hiç iç açıcı değil!
Toplumda karşılığı olarak,hiç huzur vermiyor.
İnsanların endişesi,yüz ifadesine yansıyor.
Hiç kimse mutlu görünmüyor.
Güncel siyasal gelişmeler olumsuzsa,döviz kurlarının dalgalanmasına,borsanın kötü yönde seyrine sebep oluyor.
Bir konuya vurgu yapmadan geçemeyeceğim;
Bizim çocukluk ve gençlik yıllarımızda,ülkemiz tarım ve hayvancılıkta,kendine yeten üç ülkeden biriydi.
Şimdi içler acısı bir durum!..
Herşeyi ithal ederek bir yere varamayız!
Bu işin altından mutlaka kalkmalıyız.
Tarımda milli tohum hayata geçirilmelidir.
Hayvancılıkta yerli cins damızlık büyükbaş, küçükbaş hayvan yetiştiriciliği için,çalışmaların hızlandırılması kaçınılmazdır.
Ekip dikilmeyince,toprak ana da bize küstü!
Çiftçilerimiz maliyetler yüksek olunca, eskisi gibi ekip dikmiyor.
Topraklar işlenmeyince kısırlaştı.
İstenilen verimi almak,gün geçtikçe tehlikeli boyutlara gidiyor.
O da yetmezmiş gibi köylerde,tarım alanlarında yaşayan insanlarımız,şehirlere büyük kentlere göç ettiler.
Şehir hayatına adaptasyonda zorluklar çeken halkımızın,en verimli üretme, emek yılları heder oldu.
Marketlerde satılan peynir, zeytin, tereyağı, süt ürünleri,meyve ve sebzelerin fiyatlarının yüksek olması, tarım ve hayvancılığın yeterli yapılmamasındandır.
Üretim değil,tüketim toplumu olunca fiyat yüksekliği kaçınılmaz hâl alıyor.
Bunların yanı sıra, mutlaka ürün ve fiyat denetlenmesi şart olmalıdır.
Tersine göç olur mu? bilmem ama;
Atasından,dedesinden kalan topraklar işlenmeli,üretmeli.
Köylerimiz bom boş durumda.
Bir avuç Hollanda, çiçekçilikte dünya markası.
Sığır yetiştiriciliğinde keza öyle.
Ekonomisine çok ciddi manada katma değer sağlamaktadır.
BİR ŞEYLER OLMALI!
İlk işimiz tarım ve hayvancılığa dayalı,sanayi teknolojileri geliştirmeliyiz.
Üreten çiftçimizin,masraf maliyetleri düşürülmeli.
Mazot fiyatları adaletli olmalı.
Üretirken eli rahat olmalı.
Ürettiğinin karşılığını hak ederek almalı.
Denetimli destek verilmeli.
Sanayide ülkemizin kesinlikle dünya çapında markası olmalı.
Hem bir değil, bir çok markası olmalı.
İthal etmek çözüm değildir.
Kendimiz üretmeliyiz.
İhraç edeceğimiz ürünlerimize,pazar bulmalıyız.
Ürünlerimizin emek değerini düşürmeden,gerçek değerinde satmalıyız.
Küresel dünya ekonomisinde rekabet edeceksek,üretmeye mecburuz.
Hindistan yazılımda
Almanya otomotiv sanayinde
Çin toplu üretimde
Japonya dijital teknolojide dünyada ilk söz sahibi ülkeler.
Bunların karşısında tüketim toplumu olan ülkeler,refah seviyesine asla çıkamazlar.
Günü kurtarma düşüncesi,daha çok olumsuz yılların geleceğine işarettir.
Bunları yazarken, farklı siyasi görüşlerimiz elbetteki olacaktır.
Gerçekleri görmemize engel olmamalıdır.
Bu hepimizi yakından ilgilendiren çok önemli konulardır.
Adalet esas olmalı,insanca paylaşım adil olmalıdır.
Emeğe saygı,helâl kazanç prensip edinilmelidir.
Vatana olan sevgimiz,sadakatla taçlandırılmalıdır.
Ülkemizin güçlü olması,güvenliğimiz açısından çok önemlidir.
Necip Türk milleti, her şeyin en güzeline layıktır.
Yeri geldiğinde çok fedâkarlıklar yapmıştır.
Kendi geçim derdini unutup,ülkesinin geleceği için her şeyini ortaya koyan,büyük Türk milletidir.
Onun için bu millete,adaletli,huzurlu ve rahat bir dünyada yaşatmak,her şeyden önce gelmelidir.
Samimi olmalıyız.
Birbirimizi anlamaya çalışmalıyız.
Sevgi dilini kullanmalıyız.
Nefret diliyle hiç bir yere varamayız.
Bunlara dikkat ve gayret edersek,top yekün makus talihimizi Türk milleti olarak, iyi yönde değişecektir.
Sevgiyle kalın, sağlıkla kalın.
Niyazi cebeci
PEKİ NE YAPMALI?
Niyazi Cebeci
Yorumlar
Trend Haberler
Sülün Osman İzmit’te Dirildi, Muhtar Mı? Müteahhit Mi? Belli Değil
İzmit Otogarda Yaşanan Skandal Türkiye Gündeminde
Baldızla Yasak Aşk İnfazla Son Buldu
MHP Kocaeli'de İl Başkanlığı İçin O İsimlerle Görüşüldü
İzmit'te Kendini Tramvayın Altına Attı!
Küfür Gibi Zam Teklifine Karşı Kadın Erkek Omuz Omuza